De Omnibus Dubitandum

ALAN LOMAX – FOLK METİNLERİ

 200,00

Kategoriler: , , Etiketler:

Açıklama

ALLAN LOMAX FOLK METİNLERİ
15x20cm 168 s
JAZZ IS DEAD
CİLT 7/A
müstakil

HASAN SALTIK’IN KIYMETLİ ANISINA
-BIRAKTIĞI PAHASI BİÇİLEMEZ “MİRAS”A TEŞEKKÜR ACİZLİĞİYLE-

Alan Lomax Teksas folklor sahnesine ilk çıktığında etkisi Mavi Kuzey Fırtınası şiddetinde olmuştu. 18 yaşına geldiğinde, artık ciddiye alınması gereken bir güç haline gelmişti. 1933 ve 1950 yılları arasında kendini bir koleksiyoncu, müzik sevdirici, oyuncu, yazar, folklor teorisyeni ve sahnenin arkasındaysa bir politik aktivistti. Bunlardan herhangi biri bir kariyer için yeterli olabilecekken, Lomax hepsini takip etmeyi tercih etti. Takip eden yıllarda, kariyerinin erken yıllarında diktiği tohumların sonuçlarını görebiliyoruz. İlk çalışmalarında folk şarkılarına, folk müzik teorisine, dansa, folk anlatısına ve bu ifade araçlarının daha geniş bir kültürel bağlamda etkileşimlerini görüyoruz.
Alan’ın hikayesinin ilginç olmasının sebebi ilgi ve yeteneklerinin sadece bu kadar geniş olması değil, aynı zamanda daha on sekiz yaşındayken altmış beş yaşındaki babasına neredeyse eşit hale gelmesiydi. John Lomax daha önce Amerikan folk şarkısına katkıda bulunmuştu ama bu artık geride kalmıştı. Şimdi, altın yıllarında folklorda ikinci bir kariyere doğru yola çıkmıştı ve Alan istemeden de olsa ortağı olmuş ve bu süreçten kendine yeten bir insan olarak çıkmıştı.
1930’da daha on beş yaşındayken Alan Teksas Üniversitesi’ne girmişti ve yıl daha sona ermeden Harvard’da önümüzdeki yıl için bursa başvurdu. Harvard’da geçirdiği yıldan sonra Austin’e geri taşındı ve Teksas Üniversitesi’ne devam etmeden önce tekrar babasıyla yaşadı. Haziran 1933’te babasıyla Teksas’tan ayrıldı ve Kongre Kütüphanesi’nde bulunan folk şarkılarını araştırmak üzere geniş bir yolculuğa çıktılar.
İlk çalışmalar bir Dictaphone makinesiyle kaydedilirken daha sonra taşınabilir bir disk kayıt cihazına geçtiler. Ağustos 1933’te Washington D.C.’ye ulaştıklarında 25 alüminyum ve 15 selüloz diskte 100 şarkı biriktirmişlerdi. Kongre Kütüphanesi’ndeki müzik bölümünün başı olan Carl Engel folk arşivlerini paylaşmakta o kadar heyecanlıydı ki dinletiyi kütüphanenin Coolidge Oditoryumu’nda düzenledi. Alan koleksiyon aktivitelerinden bahsetti ve yazın yaptıklarına dair kayıtlar çaldılar. Alan’ın ilk yayını 1933’teki alan gezilerine geniş bir tartışmaydı. Bu çalışma 1934 kışında Southwest Review dergisinde yayınlandı. Makalenin odağı başlıktaki gibi Siyah şarkılarıydı, “Güney Siyahı’nın Folk Şarkılarını Toplamak”. 1933 sonrasında Lomax’in kariyeri tam gaz ilerliyordu. Ancak 1936’da Teksas Üniversite’sinden bir üniversite diploması almayı başardı.
Bir koleksiyoncu olarak Alan görüşmeleri ilk zamanlarda daktiloyla kaydetti, daha sonra sofistike teyp kayıt cihazları kullandı. Kayıtları kaydetmek sadece kelimeleri muhafaza etmesine değil, aynı zamanda konuşulduğu ve söylendiği şekliyle performansın bağlamını ve tarzının kaydolmasını sağlıyordu. En sonunda koleksiyon deneyimlerindeki alan çalışmalarını filme kaydetmeye başladı. Alan çalışmalarını kaydetmedeki avantajlardan Our Singing Country’nin giriş kısmında bahsediyor. Kayıt cihazı olmadan kaydetmenin nasıl sınırlı kaldığından bahsediyor. Kendisinin de söylediği gibi kalem ve defterli biri sadece dış hatları kaydedebilir.
Teksas Üniversite’sinden diplomasını aldıktan sonra o ve eşi Elizabeth Lyttleton Harold, Haiti’ye alan çalışması yapmaya gitti. Yaptıkları çalışmanın detaylarını Ocak 1938’de Southwest Review’daki bir makalede yayınladılar. “Haiti Yolculuğu” isimli makalesinde Lomax’ın ilk kez folk şarkısının genel bağlamı, dans ve anlatı üzerine olan ilgisini görüyoruz. Haiti folkloru üzerine bu makaleyi yayınladıktan sonra Lomax, Columbia Üniversitesi’ne antropoloji alanında çalışmak için başvurdu. Antropoloji derecesini hiç tamamlamamış olsa da, kariyerinin geri kalanında deneyimlerinin antropolojik taraflı bir etnomüzikolojiye doğru yöneldiğini görebiliyoruz.
1937 yılında, Lomax Kongre Kütüphanesi’nin Amerikan Folk Şarkısı arşivinin başına getirildi. Bu yirmi bir yaşındaki çocuk deneyimli bir veterandı ve babasıyla birlikte birçok alan çalışması ve American Ballads and Folksongs (1934) ve Negro Folk Songs as Sung by Lead Belly (1936) gibi kitaplar yayınladı. Lomax tüm Amerika’dan folk şarkıları kaydetmek üzere yola çıkmıştı. O zaman arşivlerdeki kayıtların tam sayısı bilinmiyor, ama Lomax birkaç durumda kayıtların sayısını söylüyor. Our Singing Country kitabının girişinde arşivde dört binden fazla alüminyum ve asetat disk olduğunu söylüyor. 1942’de yapılan bir röportajda arşivde 20.000’den fazla parça olduğunu belirtiyor. Aynı yılın baharında, Lomax yönetimi altında arşivdeki İngilizce dilinde olan şarkılar mimeografi formunda “Check-list of recorded songs in the English Language in the Archive of American Folk Song to July, 1940” ismiyle basıldı. Giriş kısmında Alan onu Kentucky, Indiana, Ohio, Michigan ve Vermont’a götüren 1937-39 arasındaki tarihi kayıt gezilerinden bahsediyor. Bu kayıtların hepsi listeye dahil. Şarkılar hem alfabetik hem de coğrafi olarak kaydedildiği için bu yayın önem arz ediyor.
Lomax’in haber kaynaklarıyla arası iyiydi. İnsanların belki de hiçbir zaman değerli olduğunu düşünmedikleri şarkılarını bir yabancıya vermek konusunda onları rahatlatmak ve güvenlerini kazanmakta başarılıydı. Lomax’ı diğer alan çalışmacılarından ayıran şey folk şarkılarındaki dinamik nitelikleri neredeyse içten gelen bir şekilde anlayabilmesiydi. Folk şarkılarının doğduğunu, bir yaşama sahip olduklarını ve sonradan unutulduklarını biliyordu. Lomax, 1942’de Northwestern University’deki John T. Frederick ile yaptığı görüşmede görüşünü az ve öz şekilde dile getiriyor: “elimizdeki folk şarkıları bayat değil, bazıları ölüyor, bazıları son nefesinde, ancak bunların ötesinde yeni şarkılar huzursuz ve tatmin olmayan insanlar denizinde hayatta kalmayı başarıyor.” Bu söylediğinde Lomax’ın biriktirmeye olan yaklaşımını görebiliyoruz. Kaynakların ona verdiği şeyleri toparlamak istiyordu. Daha önceki koleksiyoncular müzisyenlerin repertuarları yerine eski ve hayatta kalan şeyleri arıyordu. Sonuç olarak, Lomax zamanın sınavına tabi olmamış bir dolu malzeme topladı. Our Singing Country yayınının hazırlanması sırasında Lomaxlar Kongre Kütüphanesi’nden 1933 ve 1939 arasından birkaç yüz şarkı seçebilmek için yüzlerce şarkı taradılar. Bu yayında ilginç olan şey ise pek çok şarkının kaynakların kendi eserlerinin transkripsiyonundan oluşmasıdır. Ayrıca şarkıların pek çoğunun şeceresi de yoktu, bu da Lomax’in arşive yeni ya da henüz folk şarkısı olmamış şarkıları da dahil ettiğini gösteriyor. Elde ettiklerini yayınlaması cesaret gerektiriyordu çünkü yazdıkları zamanın akademik standartlarına uymuyordu.
Our Singing Country Lomaxlar ve cildin müzik editörü Ruth Crawford Seeger tarafından hazırlanmıştı. Alan’ın kardeşi Bess Lomax Hawes, Ruth Crawford’un yüzüncü yaşını kutlayan bir yazıda bu iş birliğinin Alan’ın gözlerini daha önce odaklanmadığı şeylere açtığını söylüyor. Alan derlediklerinin bağlamına odaklanırken, Ruth yapılan kayıtları sorgulanamaz bir belge olarak kabul etmişti. Sonuç olarak Alan da kendi çalışmalarında kayıtlara ve kayıtlı malzemelere saygı ve ciddi bir analiz alışkanlığı kazandı.
Erken dönem radyo sunumlarında, Lomax aynı zamanda performansıyla da öne çıkıyordu. 1930’ların sonlarına doğru, Lomax radyoyla içli dışlı olmaya başladı. CBS kanalının School of the Air kısmı için ve Back Where I Come From isimli ayrı bir dizi hazırladı. Bu gösteriler ulusal seyirciyi daha sonra geniş tanınmışlık kazandıran sayıca sanatçıyla tanıştırdı. Tanıtılan kişiler arasında Woody Guthrie, Josh White, Burl Ives ve Pete Seeger vardı. Leadbelly ve Golden Gate Quartet gibi gruplar da programda tanıtılmıştı. Lomax birçok şeyin yanında bir popülerleştiriciydi. Mütemadiyen folkun sesini kitlelere ulaştırmaya çalıştı.
Lomax’ın koleksiyonunda biriktirdiği erken dönem çalışmaların çoğu İngilizceydi ama en başından beri başka etnik gruplarla da ilgileniyordu. 14 Traditional Spanish Songs from Texas albümü 1935 ve 1939 arasındaki İspanyolca alan kayıtlarından John Lomax, John’un ikinci eşi Ruby ve Alan tarafından derlenmişti. Ek olarak, daha en başlarda Lousiana’daki Cajun kültürünün önemini görmüştü.
Lomax’ın her zaman dramatik olana karşı bir yeteneği olmuştu. Sunumlarda, çoğu zaman bağlamdan resimleri şarkılarla birleştiriyordu. Bu ciltte elimizde Lomax’ın “Reels and Work Songs” isimli 1943 dersi/programı var. Bu parçada sunduğu her şarkı için bir sahne ve bağlam hazırlıyor. Bu seçimleri yaparken kullandığı dil neredeyse edebi, çaldıklarının bir kısmı ise Willie Johnson ve Golden Gate Quartet tarafından icra ediliyor. Bu bazı yönlerden babasının önceki yüzyılda üstüne ders verdiği kovboy şarkılarını hatırlatıyor. Alan’ın bu derslerdeki amacı insanların gelecekte bu müzikleri farklı bir şekilde dinlemesiydi.
Lomax’ın edebi yeteneği genelde şiirin sınırlarında geziyordu. Woody Guthrie’nin Bonneville Power Administration tarafından yayınlanan “Roll on Columbia” albümünde Lomax, Woody’nin gitar çalış tarzını tam olarak anlatmaya çalışıyor. Kelimelerle resimleri canlandırıyor, ancak yapmaya çalıştığı şey şiirsel bir tanımlamanın ötesindeyse hedefi kaçırdığını söyleyebiliriz. Guthrie’nin ve dolayısıyla Carter Family’nin çalış şeklini şu şekilde tarif ediyor: “Şarkıların merkezinde Woody’nin Carter Family lick’leri var; sol el sürekli çalışırken temelde ve melodide her türlü senkopasyonun oluştuğunu görüyoruz, sağ el ise çok esnek bir penanın yarattığı ritmik tıngırdamalarla hobo’ların ya da otostopçuların dev bir trende hissettiği sarsıntılar gibi.”
1941’de, Lomax’ın Tennesee Valley Authority tarafından Güney’de sel bastırılacak bir vadide yaptığı kayıtlarla ilgili bir radyo programı yapma fırsatı buldu. Bu özgün bir programdı ve uzun anlatı parçalarının kaydedilmesine olanak tanıyan yeni kayıt teknolojilerinin doğrudan bir sonucuydu. Sonunda Lomax elindeki malzemelerden uygun bir program çıkardı. Hikâye anlatmak için şarkıyla anlatıyı birlikte dokudu ve bunu “Mister Ledford and the TVA” içeriğine dahil etti.
Lomax Büyük Bunalım’daki New Deal’ın merkezindeydi. Kongre Kütüphane’sinde çalışmakla kalmıyor, aynı zamanda Roosevelt’lerin de ilgisini çekiyordu. Beyaz Saray’da Bayan Roosevelt ile çalıştı, Beyaz Saray ve geleneksel Amerikan müziğini kullanan her yerde programlar planladılar.
Lomax’ın itibarı arttıkça yazıları da büyük talep görmeye başladı. Vogue dergisinin 1946 Aralık sayısında Alan uzun bir dizi kaydı değerlendirdi. Folk şarkısındaki dirilişin ticarileşmesinde bir yükseliş gözlemliyoruz. LP kayıtlar henüz uzaktı, ancak 78 devir albümler pazarlanmaya başlanmıştı. Değerlendirmeleri şu açıdan ilginçti, hem kaydedilen materyalleri hem de geleneksel şarkıları çalan şehir insanlarını kapsıyordu. Kendi albümlerini çıkarmak üzere olan Kongre Kütüphanesi kayıtlarına da özellikle dikkat ediyordu. Birçok erken dönem Kongre Kütüphanesi kayıtlarının altı çizilmişti. Bu değerlendirmelerde Lomax dört farklı çeşit sunum yapıyor: 1) sofistike olmayan country şarkıcıları, 2)ticari hillbilly’ler, 3)büyük kasabalardan gelen ballad şarkıcıları ve 4) sanat şarkıcıları. Bu kategorilerin hepsi de iyi temsil edildiği için folk dirilişini daha sonra anlamamıza önemli bir katkı sahibi olacaktır.
1940’larda artık Lomax kendi olmaya başlamıştı. Arşivlerdeki çalışmaları ve üzerinde çalıştığı yayınlarla birlikte her zamankinden meşguldü. En belirgin olanı ise medyayla yaptığı çalışmalardı. Birkaç yılını Silahlı Birlikler’de geçirdi ve ağırlıklı olarak radyo üzerine çalıştı. Savaştan sonra araştırmalarına devam etti ve 1945 yılında Guggenheim Bursunu kazandı. Kısa bir süre sonra Decca Records ile çalışmaya başladı ve tarihsel önemi olan bir dizi kayıt üretti. 1947’de Decca’nın bir alt kuruluşu olan Brunswick etiketinden Listen to Our Story ve Mountain Frollic kayıtlarını çıkardı. Bu albümlerin önemi büyüktür çünkü ilk olarak taşralı bir kitleye sonra da şehir kitlesine göre tekrar paketlenip yayınlanmıştır. Lomax’ın erken dönem çalışmaları alan kayıtlarına adanmışken daha sonra ticari kayıtlarda da bir cevher gördü. Radyo ve kayıt endüstrisindeki çalışmalarına rağmen akademik düşüncelerini yayınlamaya ve keşfetmeye devam etti. 1942’de 300 ticari kayıttan oluşan bir liste derledi. Bu geleneksel malzemelerle yapılmış ticari kayıtlara dair yapılan ilk diskografilerden biriydi.
Decca’da çalıştığı sırada, eline Afrika’dan çok da bilinmeyen kayıtlar geçti; Decca’daki başka kimse bu kayıtlarla ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Lomax bu kayıtlardan özellikle bir tanesini Pete Seeger’a verdi. Şarkı Solomon Linde’nin “Mbube” isimli parçasıydı. Pete kaydı dinledi ve elinden gelen en iyi transkripsiyonu çıkardı. Sonuç “Wimoweh” parçasıydı.
Ben Botkin ile Encyclopedia Brittanica için yaptığı girdi çalışmasında Lomax folklor ve folk şarkısının 1937 ile 1946 arasındaki gelişimini aktarıyor. Bu girdi silindir kayıtların önemini kabul ettiği ilk yer. En uzmanından en amatörüne farklı işçilerin etkisini gördü. Lomax’a göre bu kayıtlar hem özgün eserleri popülerleştiriyor hem de folklor için kişilerde bir merak uyandırıyordu. Geliştirdiği düşünse de eski balladların yerine yeni balladlar geliyor, en son da lirik şarkılara dönüşüyorlardı. Bu makalede Lomax ve diğerleri için önemli düşünceler ve daha sonraki çalışmalarının temeli vardı.
1947 tarihli makalesi “America Sings the Saga of America” ile Lomax artık Amerikan folklorünün Avrupa’dan koptuğunu ve kendi değerlerini yansıtmaya başladığını söylüyordu. Folklora dair erken dönem düşünceleri “sağlıklı şekilde demokratik” ve “farklı ülkelerden bile insanlara “kardeşimsin” dedirtecek” niteliklere sahip olduğuydu. Lomax için tanıdık olan bu değerler büyük ihtimalle D.C. çevrelerindeki folkloristlerle bu düşünceleri açık şekilde paylaşan Charles Seeger tarafından etkilenmişti.
Lomax kısa süre sonra geleneksel caza ilgi göstermeye başladı ve babasıyla yazmadığı ilk kitaplardan biri olan Mister Jelly Roll’da Jelly Roll Morton’ı kitabın temeli olarak kullandı. Mister Helly Roll tam da Lomax Avrupa’ya gidip kariyerinde harika bir başka bölüme girdiği 1950 yılında yayınlandı.
Lomax’ın aktivist politikalarından ilk kısımlarda bahsetmedim, çünkü bu düşüncelere ve eylemlere dair bir yazı yazmadı, ancak ister açık ister kapalı olsun o düşünceler oradaydı. 1941-42 arasında içinde Pete Seeger, Woody Guthrie, Josh White ve kardeşi Bess Lomax’in de olduğu Almanac Singers’ın tanıtımını yaptı. İkinci Dünya Savaşı sonrasında işçi sendikaları, sivil haklar ve ilerlemeci bir politik gündemi destekleyen People’s Songs’un tanıtımını üstlendi. 1948’de, politik aktivizmin erken yıllarında Henry Wallace’ın başkanlık kampanyasının müzik direktörü oldu. 1950’de gösteri dünyasındaki bazı insanları kara listeye almaya çalışan Red Channels tarafından listeye alındı. “Folk şarkıcısı—besteci—”Mister Jelly Roll” kitabının yazarı olarak tanımlanmıştı. Ancak Kızıl Korku dalgasından korktuğu için İngiltere’ye taşındı.