₺ 318,00
Açıklama
120 s
15×20 cm
8 ocak 2025 çıkışlıdır.
Bu kitap antik Avrupalıların geleneklerini ve inanışlarını tanımlamaya yönelik bir girişim olarak yazılmıştır. Bu konu üzerinde yirmi yılı aşkın süredir çalışmama rağmen, konuya dair sadece iki tane kitaptan bahsedebiliyorum: biri antropolog Sir James Frazer’ın The Golden Bough eseri, diğeri ise misyoner ve tarihçi Otto Emil Birkeli’nin Fedrekult i Norge (Norveç’te Atalar Kültü) eseridir. Bu kitabı yazarken gerçek anlamda sadece bu iki eser yardımcı olmuştur. İstediğim cevapları ararken, temelde etimoloji, özgün metinlerin yanında peri masalları, geleneksel şarkılar ve Norveç folklorundan faydalanmak zorunda kaldım.
Kitabımdaki hipotezler Antik Avrupa’daki tüm kabilelerin aynı dine sahip olduğu iddiası üzerine kuruludur -ister Avrupa’da yaşamış olsunlar ister Kuzey Afrika’ya ya da Asya’nın farklı kısımlarına göç etmiş olsunlar. Elinizdeki kitapta bahsedilen tanrılar, mitler ve gelenekler genel anlamda bahsedecek olursak İskandinav olsalar da sadece İskandinavlara mahsus değildir. Tanımladığım şeyler ortak Antik Avrupa inanışlarıdır.
Bu kitabın okuyucularının halihazırda İskandinav mitolojisi ise aşina olduğunu varsayıyorum, sizlerden istediğim zihninizi açmanız ve bildiklerinizin yanlış olabileceğini kabul etmeniz. Örneğin Baldr ve Bragi’nin birbirilerinden iki farklı tanrı olduğuna dair ortak algı yanlıştır; bunlar sadece aynı tanrının iki farklı ismidir. Yaptığım bu “hatalar” ile karşılaştığınızda bunları doğru olarak kabul etmeniz gerekecek, çünkü yorumlamamı okuduğunuzda aslında doğru olduğunu göreceksiniz.
Yanlış olduğunu düşündüğünüz ya da sözlüklerin ve akademisyenlerin yanlış olduğunu düşündüğü bir tercüme gördüğünüzde, daha iyi bir araştırma yapıp başka sözlüklerin bu konuda ne söylediğini araştırmanız gerek. Kaynaklar bu konuda her zaman hemfikir değil. Birçok Norveç kaynağından bildiğimiz isim var, farklı kaynaklar farklı yazımlar kullanmaktadır; örneğin Nárfi bazen Nörvi olarak yazılmaktadır. Bana en mantıklı gelen tercümeleri kullandım, ancak bazen başka tercümeleri değerlendirmek de mümkündür — bu yüzden mümkün olan tüm tercümeleri dahil ettim.
Akademisyenler çoğunlukla belirli başlı kaynakları referans göstermeyen her kitabı göz ardı etmektedir. Bu o kitaplardan biridir, ancak düşüncelerimi şöyle savunacağım; fikirler bana aitken bunlara dair kaynak gösteremem, yorumlar ve çıkardığım sonuçlar bana aittir (bkz; dipnot1). Zihninizi ve sağduyunuzu açarsınız kitabın içeriğini takdir etmeniz kolaylaşacaktır, umut ediyorum ki birkaç akademisyen de bu eseri takdir edecektir.
Antik Avrupa’daki büyü ve din kültür ve medeniyetimizin inşa edildiği temeli oluşturmaktadır. İzlerini her yerde görebiliriz, yaptığımız, etrafımızda inşa ettiğimiz her şeyde ve son olarak da kendimizde. Bunu fark edip takdir etmenin zamanı gelmiştir.