De Omnibus Dubitandum

KARAVAN GÜNLÜKLERİ PAZ’a Güzelleme

Bu tek parça, müstakil şiir Pluton yayıncılık etiketiyle yayımlanan bir kitabımdan, “Topsuz Şiirler” alt başlıklı gene Pluton’ca yayımlanan 2023 sonu çeyreğine kadarki uzun soluklu sürecin derlemesinde yer alıyor. Ben bu yaptığım line-up metni “önemsiyorum” ve onu matbu ve de dijital çoklu yöntemler dahilinde çoklaştırıyorum. Bu da onlardan biri. -ş.e KARAVAN GÜNLÜKLERİ PAZ’a Güzelleme EYLÜL 2021 […]

Bu tek parça, müstakil şiir Pluton yayıncılık etiketiyle yayımlanan bir kitabımdan,
“Topsuz Şiirler” alt başlıklı gene Pluton’ca yayımlanan 2023 sonu çeyreğine kadarki uzun soluklu sürecin derlemesinde yer alıyor.

Ben bu yaptığım line-up metni “önemsiyorum” ve onu matbu ve de dijital çoklu yöntemler dahilinde çoklaştırıyorum. Bu da onlardan biri. -ş.e

KARAVAN GÜNLÜKLERİ
PAZ’a Güzelleme
EYLÜL 2021
Tuzabat-Milas
ŞUBAT 27
Moda-Kadıköy

Line-up
Şenol Erdoğan


Duygu, tarih ve gelenek yüklüyüz, bir şeyi başarabilmek için gerçekten hiçbir şansımız yok.



Pound ile tanıştıktan sonra
Habeş’ten Akdeniz’e yürüyüş
Poetik yapısını yitirdi -kaldı ki yoktu da
“Kesik bacak” ticarete aitti -şiire değil
Kat edilen coğrafya ekonomiği gibi tıpkı.
Oysa “yürümek” bacağı bilmez
İnsanın hiçler inşasının nafile yapıları işte.
Heidegger “şair”ler için “söylenecek olanın izindeydiler” diyor.. -şimdiki zamanın tinsiz furyası doğal olarak Aristo’yu çağırıyor;
“Şair değiller, “söylüyorlar” sadece.”
Kim öldürdü peki Pan’ı;
Flütü kıran kanı da akıtmış olmalı.
Mesela Hristiyanlık!
Şiir asla kapitale yakın duramaz
Gerisi bankadır, vergidir.
Döngüseli kıran batı yok edemedi
Karşısında çöl ve İslam vardı
Lakin İslam, geleneği tözünden tuttuğundan
Kapitale ayak koyamadığından
Gerildi iki ipin ortasında.
Antik çağ insanı anlamıştı
Tanrıların ölümlü olduğunu
Onlar döngünün tezahürleri idi.
Pagan yönsüzlük Hristiyan özgürlükçe katledilince
şiir kalmaz geriye -kalmadı.
Yazgı çarmıhta başlar.
Öncesi ses sadece.
Modernin başı Hristiyan’ın kendinden kaçışı.
İslam’da modern başlamaz. Bu onun yukarıdaki ipidir, gerili.
Vahiyle akıl arasında çelişenler attı
Kötülüğün tohumlarını
Afrika
İslam
Karayip adaları
Hem direndi hem geri çağırdı
-Ve köleler gemilerle taşıdı-:
Gerçek şiiri
Büyüyü
Arkaiği
Yoksa
Tanrıyı seçip filozofu öldürenler
Tanrıyı insan yapıp şiiri öldürenler.
Bu kapitalin tarihidir de.

Kozmogoniler, soy kütükleri safî şiirdir.
Kutsallık atfedilen yazıların tümü gibi.
Şair öbür dünyanın hem coğrafyacısı hem tarihçisi.

Rahip şairi devirdi
Şaman kabile plantasyonunda tutsak kılındı
Ve öldürüldü.
Tıpkı son modernin yogayı jimnastiğe
Onu ise pilatese evirip
İçinden kutu atıp
Yerine
Mat, kahve termosu ve tayt sokması gibi.
Şiiri jazzın içinden nasıl çıkartamazsan
Yoganın içinden de çıkartamazsın.
Kutsal, nihayetinde evlerde direk dansına evrildi.
Bu şiirin de tarihi.

Tanrının oğlu ile siyasallaştırılan oluş
Kapitalin hizmetine sunuldu
Ve şair oradan kovuldu.
Bu bugünün anaakım dergiciliği ve yayıncılığının tarihidir de.

Jean Paul sonsuz haklı;
“Kıpırdayan sonsuz
Uçsuz bucaksız
Biçimsizlik”
İşte ordadır sadece şair ve yayıncı.
Yoksa masal malum,
İsa fısıldar
Babamız öldü
Hepimiz yetimiz!
Oradadır şair
Waits’in öksüzleri, piçleri gibi!

Evreni ve şiiri
Aynı tek ilke yönetir
Anoloji kavrayışında
Ritimdir dünya
Tüm uyaklı ve uyumludur
/insanın kader paramparçalığı dahil

Kader şiire dahildir.
Sadece kozmik bi’ sözdizimi değil bahsedilen,
Aynı zamanda da prozodidir.

Evren bir yazı/metin/text yani örgü
Gösterge ağı
Bu tümün yönetimi salt ritim.

Baudelaire evren bir şifreyse
Kodlanmış bir dilse
Şair; en geniş anlamda
Bir çevirmenden, şifre çözücüden başka ne ki!
(Şimdi kendine bak aynada sen kimsin ki)
Paz, her şiir tezahür edenin bir okumasıdır der.
Her okuma bir çeviridir
Bu çeviri de başlı başına özgün bir metindir artık
Çözülen gerçeklik için
Çözerken üretilen
Yeni bir kod

Şiir evrenin ikizidir yani.

Devam eder
Bir şiiri yazmak yalnızca yeni bir şifre yaratmak
Üzere evreni çözmek demektir

Kozmik yumak!

Okur ise aynı şeyi yapar okuyunca
Şairi yineleyen okurdur
Şiiri de
Yazılan metni okumak onu kendinceye çevirmektir!
Ve bu da yazılmış olan şiirin okunduğunda
Başka bir şiire evrilmesinin kaçınılmazlığı!

Edebi yaratı bir çeviri döngüsüdür.

Kaldı ki zaten;
Varlık tüm yapılarıyla
Yapılar tüm unsurlarıyla
Unsurlar tüm bileşenleri ile çeviridir.
Tüm bunlar ana çeviriye hizmet eder.

Şiir insan oluşun tümünü kapsayan yaşamsal bir deneyim olarak herkes için kabul edilir.

“Şiirin yazanı ne yazarı ne okurudur. DİLDİR”

Dünya/yaşam evren vs, text’in kendisi.
Mutlak yoktur.
İhlal yöndür.

Belki bir hiçlik maskesi şiir.
Birinin anlık evreni duyumsayıp dile getirmesi.

Hiç kimsenin
Ve
Yansız.

Şiir şair aracılığıyla konuşur

Tanrının çalı aracılığı ile konuşmasının
tarihidir de bu.

Tek gerçek

Tümü algılamaya güç yetiremedik
Ve kaybolduk

Yittik.
Evrenin rahminde doğmuş öksüz yetimler.